Anasayfa » Makaleler » PATLAMADAN KORUNMA DOKÜMANI (PKD)

PATLAMADAN KORUNMA DOKÜMANI (PKD)

  • 9 Şubat 2022
  • 643 kez görüntülendi

PATLAMADAN KORUNMA DOKÜMANI (PKD)

Kapsama giren İşyerlerinde patlayıcı ortam oluşmasını önlemek, çalışanları patlayıcı ortam tehlikelerinden korumak amacıyla Patlamadan Korunma Dokümanı hazırlanmalıdır.

Patlamadan Korunma Dokümanı (PKD) Yasal Dayanak

30.04.2013 tarih ve 28633 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Çalışanların Patlayıcı Ortamların Tehlikelerinden Korunması Hakkında Yönetmelik” e göre;

· İşveren, patlamaların önlenmesi ve bunlardan korunmayı sağlamak amacıyla, yapılan işlemlerin doğasına uygun olan teknik ve organizasyona yönelik önlemleri alır. Bu önlemler alınırken aşağıda belirtilen temel ilkelere ve verilen öncelik sırasına uyulur;

İ. Patlayıcı ortam oluşmasını önlemek,

İİ. Yapılan işlemlerin doğası gereği patlayıcı ortam oluşmasının önlenmesi mümkün değilse patlayıcı ortamın tutuşmasını önlemek,

İİİ. Çalışanların sağlık ve güvenliklerini sağlayacak şekilde patlamanın zararlı etkilerini azaltacak önlemleri almak.

Bu önlemler gerektiğinde patlamanın yayılmasını önleyecek tedbirlerle birlikte alınır. Alınan bu tedbirler düzenli aralıklarla ve işyerindeki önemli değişikliklerden sonra yeniden gözden geçirilir.

· İşveren, 29/12/2012 tarihli ve 28512 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirmesi Yönetmeliğine uygun risk değerlendirmesi çalışmalarını yaparken, patlayıcı ortamdan kaynaklanan özel risklerin değerlendirmesinde aşağıdaki hususları da dikkate alır:

a. Patlayıcı ortam oluşma ihtimali ve bu ortamın kalıcılığı,

b. Statik elektrik de dâhil tutuşturucu kaynakların bulunma, aktif ve etkili hale gelme ihtimalleri,

c. İşyerinde bulunan tesis, kullanılan maddeler, prosesler ile bunların muhtemel karşılıklı etkileşimleri,

d. Olabilecek patlama etkisinin büyüklüğü.

Parlama veya patlama riski değerlendirilirken patlayıcı ortamların oluşabileceği yerlere açık olan veya açılabilen yerler de dikkate alınarak bir bütün olarak değerlendirilir. İşverenler, belirtilen yükümlülüğünü yerine getirirken, Patlamadan Korunma Dokümanı hazırlanmasını sağlamakla yükümlüdür. 

Patlamadan Korunma Dokümanında;

· Patlama riskinin belirlendiği ve değerlendirildiği hususu,

· Alınacak önlemler

· Tehlikeli yerlerin sınıflandırılması

· Çalışanların sağlık ve güvenliklerinin patlayıcı ortam risklerinden korunması için asgari gerekler ve ekipmanların ve koruyucu sistemlerin seçiminde uyulacak kriterler kriterler

· Çalışma yerleri ve uyarı cihazları da dahil olmak üzere iş ekipmanının tasarımı, işletilmesi, kontrolü ve bakımının güvenlik kurallarına uygun olarak sağlandığı,

İlginizi Çekebilir:  OSGB'LER KAPATILMALIDIR

· İşyerinde kullanılan tüm ekipmanın 25/4/2013 tarihli ve 28628 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliğine uygunluğu, yazılı olarak yer alır.

patlamadan korunma dokümanı

Patlamadan Korunma Dokümanının Hazırlık Aşamaları

· Risk değerlendirmesi yapılması.

· Muhtemel patlayıcı ortam oluşabilecek bölümlerim tespit edilmesi.

· Bölümlerde kullanılan kimyasalların ve kullanılan elektrikli ekipmanların tespit edilmesi.

· Malzeme Güvenlik Bilgi Formlarından (MSDS) yanıcı kimyasalların özelliklerini içeren listenin oluşturulması.

· Yanıcı kimyasalların hesaplamalarının TS EN 60079 standardına uygun yapılarak tehlikeli bölgelerin sınıfının tayin edilmesi ve patlama riskinin oluştuğu çapın hesaplanması.

· Alınması gereken önlemlerin değerlendirilmesi. Yapılan çalışmalar, ölçümler, hesaplamalar ve değerlendirmeler sonucunda işyerinde patlayıcı ortam oluşabilecek bölgeler belirlenir ve patlamaların önlenmesi ve etkilerinin sınırlandırılmasına yönelik alınması gereken önlemlerin yer aldığı rapor hazırlanır.

Tehlikeli Bölgelerin Sınıflandırılması

Patlamadan Korunma Dokümanı hazırlanma prosedürüne göre, normal atmosfer şartları altında havanın gaz, buhar, buğu veya toz hâlindeki yanıcı maddelerle yaptığı karışıma Patlayıcı Ortam, içinde cihazların yapılması, kurulması ve kullanılması için özel tedbirlerin alınmasını gerektirecek miktarlarda patlayıcı gaz veya toz ortamı bulunan veya bulunması beklenen bölgeye de Tehlikeli Bölge denir.

Patlayıcı ortam oluşabilecek yerlerde patlayıcı ortam oluşmasını önlemek, yapılan işlemlerin doğası gereği patlayıcı ortam oluşmasının önlenmesi mümkün değilse patlayıcı ortamın tutuşmasını önlemek esastır. Aşağıdaki şekilde gösterilen Patlama Üçgenindeki üç unsurdan birini bu ortamdan uzak tutmak yeterli olacaktır.

Yanıcı gaz, buhar veya tozun miktarlarda bulunabileceği patlama riskini azaltmak için koruyucu tedbirler alınmalıdır. Tehlikeli bölgelerde kullanılan cihazların uygun şekilde seçilmesini ve kurulmasını sağlamak amacıyla söz konusu tehlikeli bölgelerin sınıflandırılması gerekmektedir. Tehlikeli Bölgelerin Sınıflandırılması dünyada yaygın olarak iki farklı görüşe göre yapılmaktadır.

Birincisi Avrupa & IEC metoduna göre, ikincisi ise Kuzey Amerikan metoduna göre yapılmaktadır. Fakat ülkemizde yurt dışı kaynaklı projelerden dolayı her iki görüşün de kullanıldığı tesisler mevcuttur. Günümüzde ise TSE tarafından Aralık 2005’te yayınlanan TS 3491 EN 60079–10 standardı geçerlidir.

patlamadan korunma dokümanı

Avrupa Tehlikeli Bölgelere ZONE ismini vermiş, fakat TSE’nin ilgili standardındaki ve patlamadan korunma dokümanına göre yapılan tariflerinde KUŞAK kelimesi kullanılmıştır. Bu tarifleri TS 3491 EN 60079–10 standardına göre açarsak;

İlginizi Çekebilir:  İŞ GÜVENCESİ ve İŞYERİ BAŞARISI

Kuşak 0

İçinde gaz, buhar veya buğu hâlinde yanıcı maddelerin havayla karışımından meydana gelen patlayıcı gaz ortamının devamlı veya çok uzun süreli veya sıklıkla bulunduğu bölgedir.

Kuşak 1

İçinde gaz, buhar veya buğu hâlinde yanıcı maddelerin havayla karışımından meydana gelen patlayıcı gaz ortamının normal çalışmada ara sıra bulunduğu bölgedir. 

Kuşak 2

İçinde gaz, buhar veya buğu hâlinde yanıcı maddelerin havayla karışımından meydana gelen patlayıcı gaz ortamının normal çalışmada ara sıra bulunması ihtimalinin zayıf olduğu, eğer bulunursa sadece çok kısa süreyle devam ettiği bölgedir.

Bu kuşak tarifleri Toz ortamlarda için de benzer ifadelerle tanımlanmış olup Kuşak 20, Kuşak 21 ve Kuşak 22 olarak adlandırılmıştır.

Bölge sınıflandırması yanıcı malzemeler, prosesler ve teçhizat özellikleri hakkında bilgiye sahip olan kişiler tarafından emniyet, elektrik, makina ve diğer mühendislik personeline danışılarak yapılmalıdır. Bölge sınıflandırması; başlangıç proses ve enstrümantasyon hat şemaları ile başlangıç yerleşim planları mevcut ve teyitli iken ve tesisin ilk çalıştırılmasından önce yapılmalıdır. Tesisin ömrü boyunca gözden geçirmeler yapılmalıdır.

Bölge sınıflandırma, patlayıcı gaz ortamlarının meydana gelebileceği yerlerde, cihazların bu ortamda emniyetle kullanılabilmesini temin etmek üzere, cihazların seçilmesini ve montajını kolaylaştırmak amacıyla, gaz gruplarını ve sıcaklık sınıflarını dikkate alarak, ortamın analiz edilmesi ve sınıflandırılması metodudur.

Patlamadan korunma dokümanı hazırlanırken, yanıcı malzemelerin kullanıldığı çoğu pratik durumda, patlayıcı gaz ortamının hiçbir zaman oluşmamasını garanti etmek çok zordur. Cihazların hiçbir zaman ateşleme kaynağı oluşturmamasını sağlamak da zor olabilir. Bundan dolayı, patlayıcı gaz ortamlarının oluşma ihtimali yüksek olan yerlerde ateşleme kaynağı oluşturma ihtimali düşük olan cihazların kullanılmasına güvenilmelidir. Bunun tersine, patlayıcı gaz ortamının oluşma ihtimalinin düşürüldüğü yerlerde, daha az sıkı standartlara göre yapılmış cihazlar kullanılabilir. Tesisin veya tesis tasarımının basit bir incelemesi ile tesisin hangi bölümlerinin üç kuşak tarifine (Kuşak 0, 1 ve 2) eşitlenebileceğine karar verilmesi nadiren mümkün olabilir. Bundan dolayı, daha detaylı bir yaklaşıma ihtiyaç vardır ve bu da patlayıcı gaz ortamının temel oluşma ihtimalinin analizini içerir.

İlginizi Çekebilir:  İŞ GÜVENLİĞİ VE İŞÇİ SAĞLIĞI HİZMETLERİ AYRILMALI MI?

Patlamadan korunma dokümanı hazırlanma aşamasındaki ilk adım, bunun ihtimalinin Kuşak 0, Kuşak 1 ve Kuşak 2 tariflerine göre değerlendirilmesidir. Boşalmanın sıklık ve süresi (dolayısıyla derecesi), boşalma hızı, yoğunluk, hareket hızı, havalandırma ve kuşağın tipini ve/veya yayılma sınırlarını etkileyen diğer faktörler belirlendikten sonra, etraftaki bölgelerde patlayıcı gaz ortamının muhtemel varlığının tespit edilmesi için sağlam bir temel elde edilmiş olur.

Bundan dolayı bu yaklaşım yanıcı malzeme ihtiva eden, dolayısıyla boşalma kaynağı olabilen her proses cihazı için patlamadan korunma dokümanında detaylı değerlendirme yapılmasını gerektirir.

Ülkemizde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından 27.10.2002 tarih ve 24919 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Muhtemel Patlayıcı Ortamda Kullanılan Teçhizat ile ilgili Yönetmelik (94/9AT) Avrupa Birliği direktiflerini referans almaktadır. Buna kısaca ATEX direktifi denmektedir. Bu direktiflerle gelişen sertifikasyon da ATEX Sertifikası olarak adlandırılmakta. Bu yönetmelik gereği ülkemizde Patlayıcı Ortamlarda kullanılacak ekipmanlarda ATEX sertifikası olma zorunluluğu gelmiştir. Bu yüzden patlayıcı ortamlarda kullanılan ekipmanların etiketinde ATEX ibaresi ve bu sertifikanın alındığı kuruluş ile sertifika numarası da olmak zorundandır.

Patlayıcı ortamlarla ilişkisi olmayan fakat standartların istediği su, toz, nem, dokunma gibi etkenlere karşı alınan önlemler için, “International Protection” kelimesinden kısaltılmış, simgesi IP olan, IP Koruma Sınıfları da tehlikeli ortamlarda kullanılan cihazlar için geçerlidir.

Patlamadan korunma dokümanı, bu konuda eğitim almış, yetkin kişilerce hazırlanmalıdır.

isghizmetleri.info logo

Etiketler:

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz